“Cinsiyet eşitliği hedefine ulaşmak için 300 yıla ihtiyacımız var”
Bloomberg HT’ye konuk olan BM Küresel İlkeler Sözleşmesi Türkiye Yönetim Konseyi Lideri Ahmet Güçlü, BM Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin faaliyetleri ve sürdürülebilirlik hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Dördüncü, BM Küresel İlkeler Sözleşmesi çalışmalarına değindiği konuşmasında, söz konusu platformun 2000 yılında, eski Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan döneminde kurulduğunu söyledi. BM Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin dünya çapındaki şirketlerin stratejilerini, çalışma standartlarını ve çevre ve yolsuzlukla mücadele alanındaki 10 ilkesini uyumlaştırmaları konusunda destek verdiğini kaydeden Fourth, “Küresel İlkeler Sözleşmesi size bir logo veriyor, onu kullanabilmeniz için logonuz var. verdiğiniz taahhütlerin neler olduğunu toplumla paylaşmak. Mesela çevre konusunda bir taahhüdünüz var mı? Şuradan oraya karbon ayak izimi azaltacağım demelisiniz. Bunu düzenli olarak rapor edeceksiniz ve bu raporu herkes görecek. “Hedeflerinize ulaşamazsanız, neden onlara ulaşamadığınızı bize anlatacaksınız, biz de size yardımcı olabiliriz.” söz konusu.
Bu platformun Türkiye’ye 2006 yılında geldiğini belirten Kırmızı, “Bu platformun başında merhum Mustafa Koç vardı, bizzat Kofi Annan da Türkiye’ye geldi. Bu girişim Türkiye’ye TÜSİAD ve TİSK’in kanatlarını kazandırıyor. altında gelmek. “Geçtiğimiz yıla kadar bu iki büyük organizasyonun kanatları altında büyüdük.” sözlerini kullandı.
Türk şirketlerinin sürdürülebilirlik konusuna nasıl baktığına ilişkin değerlendirmede bulunan Dördüncü, büyük şirketlerin bu konunun farkında olduğunu ve çok güzel işler yaptığını belirtti. Dördüncü, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Anadolu’da inovasyon yeteneği ve potansiyeli yüksek, o kadar değerli KOBİ’lerimiz var ki, onların kalkınma ve sürdürülebilirlik hedeflerinde yardıma ihtiyaçları var. Bugün bu sürdürülebilirliğin bırakın farkındalığını, farkında olmamız, bir şeyler yapmamız gerekiyor. Artık Avrupa, karbon ayak izi belli bir seviyede değilse mal almayacağını söylüyor. “Farkındalığı geçtik, şimdi radikal eylem zamanı.”
“Dünyada toplumsal cinsiyet eşitliğinde geriye gittik”
Birleşmiş Milletlerin 2030 yılına kadar ulaşması gereken hedefler açısından neredeyiz? Soruyu yanıtlayan Kırmızı, dünyada toplumsal cinsiyet eşitliğinde geriye gittiğimizi, istenilen hedeflere ulaşmanın 300 yıl alacağını kaydetti. Dördüncüsü fosil yakıtlarla ilgili olarak şu değerlendirmeleri yaptı:
“Burada çok geriye gittik. 2030 yılında dünyada 535 milyon insan hala aç kalacak. Hem küresel ısınma hem de göç toplumsal sorunlar yaratacak. Bakın hâlâ fosil yakıtlardan kurtulamadık. Yapılması gereken çok iş var ve bu en önemli bahis. Anadolu’ya gidiyoruz ve bunları anlatıyoruz.
Lityum madenciliği oldukça zor bir iş, artık hidrojen teknolojisi konuşulmaya başlandı. Özel departman burada yenilikler yapacak. Öncelikle mutlaka Anadolu’ya açılmamız lazım. Anadolu’daki firmaların en büyük sorunu şu anda nerede olduklarını bilmemeleridir. Daha hızlı ve yenilikçi çalışmalar yapacağız. Çevre ve cinsiyet eşitliği konusunda çok çalışmamız olacak. Programımız oldukça dolu.